Makrofajlar ve Kemik Hastalıkları
Enflamasyon vücutta oluşan iltihaplanma durumudur. Bağışıklık sistemi hücrelerinden makrofajların enflamasyon üzerinde bir çok etkisi vardır. Buna ek olarak, makrofajlar plastisite gösterebilmektedir. Örneğin M1’e benzer makrofajlar enflamasyonda rol oynayabilirken M2’ye dönüştüğünde anti-enflamatuvar özellik gösterebilmektedir. Özellikle romatoid artrit ya da periodontitis gibi hastalıklarda interlökin 1-Beta (IL-1B) ya da tümör nekroz faktör alfa (TNF-a) gibi makrofajlardan salınan enflamatuvar sitokinler kemik rezorbsiyonu bölgelerinde yoğunlaşabilmektedir. Bu yolakların inhibisyonu hastalığın progresyonunu azaltmaktadır. Anti-enflamatuvar sitokinlerden IL-10 ve IL-4 makrofajları enflamasyonu azaltan fenotipe dönüştürmektedir. Hücre içinde gerçekleşen bu tür süreçler hastalığın remisyonunu azaltmakla birlikte romatoid artrit ve periodontitiste kemik rezorbsiyonuna karşı korumaktadır. Özellikle IL-10 ve IL-4’ün bu iyileştirici etkisi proenflamatuvar sitokinler ve hücre matriksinde bulunan bir çeşit proteinlerin (matrix metalloproteaz) ifadelerinin azalması ve osteoblast uyarılmasıyla ilişkilidir.
Kemik Rezorbsiyonu Nedir?
Kemik modellenmesinde osteoklast ve osteoblast hücreleri iş birliği içinde hareket eder. Bu hücrelerden osteoklastlar kemik matrisini yok ederek kemik dokusunu ortadan kaldırır. Hücrede yapım ve yıkım olayı denge içinde olmalıdır. Kemik rezorpsiyonu ise kemik dokusunun kaybı demektir.
Toronto Üniversitesi, Kanada’dan araştırmacılar bu çalışmada ligatür ile indüklenmiş periodontitis modelinde M1 ve M2 tip makrofajların kemik hücrelerinde rolünü fare ve hücre kültürü modeli kullanarak araştırmışlardır.
M2 Tip Makrofajlar Enflamasyonu Azaltıyor ve Kemik Anabolizmasını Artırıyor.
Yapılan proteomik analizlere göre Cystatin C adı verilen proteaz inhibitörü özellikle M2 makrofajlardan salınmakta. Cystatin C bu eylemi IL-4 tarafından uyarılan makrofajlarda kemik anabolizması üzerine etki ederek yapmakta.
Çalışmanın önemi ise şu şekilde: Anti-enflamatuvar makrofajların aktivasyonu kemik rejenerasyonunu artırarak peridontal lezyonların iyileşmesinde rol oynuyor. Bu tür makrofajlar osteoklast aktivitesini azaltarak osteoblastlarda cystatin c aracılığıyla mineral birikimine sebep oluyor ve osteolitik hastalıklarda kemik oluşumunu tetikliyor.
İlginç Değil Mi?
Eğer bu anti-enflamatuvar makrofajların üretimi artırılabilirse, romatoid artrit ya da peridontitis gibi kemik hastalıklarında iyileşme sağlanabilecektir.
Kaynaklar
İlk yorum yapan olun